23 Ağustos 2015 Pazar

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 290 İNCİ BEYİT

290. İki göz denizi boyuna (Devamlı) onu arıyor, fakat bulamıyordu.
Bilmiyordu ki o incinin bir başka denizi var.

Aşkla iki (Madde ve mana) dünyayı alt-üst ettim;
Burada ne diye arıyordum sanki?
Bir başka yeri var onun.

Bugün, gönlüm aşk (Seven), yarınsa maşuk (Sevilen);
Bugün gönlümün gönlünde bir başka yarın var.

Padişah (Şeyh) Salâhaddin gizliyse şaşılmaz buna;
Tanrı onu öylesine kıskanıyor ki her an bir başka lalası (Özel eğitmenleri, bakıcısı) var onun.

Can paralanmaz (Parçalanmaz), bölünmez;
Benden al somun parçasını, ekmek dilimini;
Aşkımıza düşüp avare (İşsiz, güçsüz, başıboş, aylak) olan, asla avare sayılmaz.

Birisinin hırkası (Giysisi) ben oldum mu asla çıplak kalmaz o.
Birisinin çaresi (Engelde kalınca, bir sonuca varamadığı, tutulması gereken yolu bulamadığı, çözüm yolu bulamadığı zaman müracaat ettiği ben) oldum mu çaresiz kalmaz o.

Birisine mevki (Önemsediği kişi) ben olursam nerden azledecek o?
Mücevher (Değerli bir hale gelen) kesilen taş, artık bir daha taş (Geri dönüş) olmaz ki.

O iştiyak (Özlem) çekenlerin kıblesi (Sıkıntılı bir durumda yardım umularak başvurulan yer) asla yıkılmaz (Yok olmaz).
O sükut edenlerin (Susmayı seven, az konuşanların) Mushaf’ı (Sahife haline getirilmiş kitap), otuz cüze bölünmez.

Şu gözlerim sakilik eder (Allah’ı sevdirir, Allah nuru saçar), yaşlar akıtır amma onun (Şems Hazretlerinin) mahmur gözleri olmadıkça ne sarhoş olur, ne kimseye şarap sunar.

Âşık hasta olur amma ölmez;
Ay gedilir (Gedik açılır), zayıflar amma yıldız olmaz.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Tutkuyla seveceğimiz kişiyi yüceliklerde gönül gözü ile aramamız gerektiğini, baş gözüyle dünyada aramamızın sonuç vermeyeceğini öğrendik.
2.    İnsan yüce kişiyi tutkuyla severse sonrasında kendisinin de sevilen olacağını öğrendik.
3.    Şeyh Salâhaddin’in Allah’ın gizlediği özel dostlarından olduğunu öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerine dost olanın asla başıboş, aylak biri olmayacağını öğrendik.
5.    Mevlana Hazretlerine dost olanın onun değerlerini üstüne alanın yoksul kalmayacağını, mücevher haline geleceğini öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerini büyük kabul edenin, sevip sayıp dediklerini doğru kabul edip uygulamaya çalışanın; ölümsüzlüğü elde edeceğini, zayıflasa bile aşağılara düşmeyeceğini öğrendik, anladık.
                                  *

RAVLİ