“ Mevlana Hazretlerinin merhamet ederek üç gün
benim mezarım üzerine gelip gitmesini istiyorum” diye vasiyet edildi.
Bu adam öldükten sonra
Mevlana tam bir gün onun mezarı üzerine oturdu.
Ölen bu sahsın çocuklarından
bir gurup babalarını rüyada gördüler:
Babaları muhteşem elbiseler
giymiş, sallana-sallana geliyordu.
Onlar ondan “ Tanrı sana ne
yaptı” diye sordular.
“ Beni mezara koydukları
anda, eziyet eden meleklerden bir gurup, bana eziyet etmek için hazırlandılar:
Fakat Mevlana Hazretlerine
olan hürmetlerinden ötürü yanıma yaklaşmadılar.
Birdenbire güzel yüzlü bir
melek bir köşeden çıkıverdi, o eziyet veren melekleri benden uzaklaştırdı ve
“ Yüce Tanrı bu sahsı Mevlana’nın hatırı için
bağışladı ve ona inayet buyurdu “ dedi.
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark
İslam Klasikleri 29, Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
***
Neler öğrendik:
1.
Vasiyetle dine ve
ahlaka aykırı olmamak kaydıyla bize bir görev verilirse yapmamız gerektiğini
öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerinin kıyamete kadar Tanrı katında sevilen ve saygın olduğunu öğrendik.
3.
Mevlana
hazretlerine kalben bağlananların ahirette de onun hatırı için ruhları iyi
muamele gördüğünü öğrendik.
İyi bir kişi ve topluluğa ait olursan hem
dünyan hem ahiretin güzel olur.
Sevmek ve saymak
istenilenleri, önerilenleri yaparak ispatlanır ve o toplulukta yer edinirsin.
Sadece seviyorum ve çok saygı
duyuyorum diyerek yine kendi değerlerine göre yaşıyorsan seni o topluluktan
kovarlar.
Her öneriyi iyice önemseyip
düşünerek, aklımız mantıklı bir açıklama yapamazsa bile Hazreti Mevlana’nın
mübarek ağzından çıktığı ve bilen ve yalan söylemeyenlerin kayda alarak bize
aktardığı sözlere inana biri olmalıyız.
Bir bütünlük içinde
düşündüğümüz zaman değerini ve faydasını anlarız.
Hazreti Mevlana’nın söyleri
ya ayettendir ya da hadisi şeriftendir yani ilahi kaynaktandır.
*
RAVLİ